İnternet, dünyanın her yerindeki insanları bir araya getirme gücüne sahip. Küresel bir toplum oluşturan bu durum, dünya genelinde aynı uygulamaların kullanılmasına, aynı videoların izlenmesine ve aynı içeriklerin tüketilmesine olanak sağlıyor. Bu durum, farklılığın ve özgünlüğün yavaş yavaş yitirilmesine neden olabiliyor. Bu durumdan trilyon dolarlık şirketler dahi nasibini alıyor. Bir sosyal medya platformu yeni bir özellik tanıttığında ve bu özellik kullanıcılar tarafından sevildiğinde, diğer rakipler hızla bu özelliği kendi platformlarına ekliyorlar. Instagram’ın Reels özelliği, bu duruma verilebilecek en güncel örneklerden biri. Ancak kopyalanılan bu özellikler her zaman beklenen ilgiyi görmeyebiliyor. Google, kendi platformu YouTube üzerinde bu durumu yaşayan son örnek.
Snapchat’ın “Snap” özelliği, kullanıcılar arasında hızla yaygınlaştı. Rakiplerin tepkisi de gecikmedi. Instagram başta olmak üzere pek çok platform, kendi “Hikayeler” versiyonlarını geliştirdi. Bu akıma katılanlardan biri de YouTube oldu ve içerik üreticilerin bir hafta sonra otomatik olarak silinen içerikler paylaşmasına olanak sağlayan bir özellik tanıttı. Bu, Instagram’ın Hikayeler özelliğine çok benzer bir yapıydı ve içerik üreticilere çalışmalarını paylaşmanın yeni bir yolunu sunmuştu. Ancak ilgi düzeyi beklenenden düşük olduğu için bu özelliğin sonlandırılacağı anlaşılmaktadır.
YouTube, Instagram’dan esinlendiği o özelliğini kaldırmaya karar verdi
YouTube, Hikayeler özelliğini resmi olarak 26 Haziran’da kaldıracaklarını duyurdu. Bu tarihten sonra içerik üreticiler, kendi sayfalarında hikaye paylaşma seçeneğine sahip olmayacaklar. Bu tarihten önce oluşturulan tüm hikayeler, yedi gün süreyle içerik üreticilerin profillerinde kalacak. Ancak 3 Temmuz Pazartesi gününden itibaren YouTube platformunda hiçbir hikaye bulunmayacak.
YouTube, Hikayeler özelliğini sonlandırma kararı sonrasında YouTube Shorts ve Topluluk gönderileri gibi daha yeni ve popüler olan özelliklere odaklanmayı planladığını belirtti. Hikayeler özelliğini kaldırarak, YouTube bu hizmetlere yönelik dikkati ve kaynakları yeniden yönlendirmeyi düşünüyor.
